İsraiL in yaptığı sizce nedir ?

29 Aralık 2008 Pazartesi

YARDIMA... MUHTAÇ... OLANLARI... EZEREK... BÖBÜRLENENLER... EZDİKLERİ'NDEN... DAHA... DA... MUHTAÇ... DURUMA... DÜŞMEYE... MAHKUMDUR... vede... MAHKUM... OLMAYA... MECBURDURLAR...[CaCıK] ---------------------- YARDIMA... MUHTAÇ... OLANLARI... EZEREK... BÖBÜRLENENLER... EZDİKLERİ'NDEN... DAHA... DA... MUHTAÇ... DURUMA... DÜŞMEYE... MAHKUMDUR... vede... MAHKUM... OLMAYA... MECBURDURLAR...[CaCıK] --------------------- YARDIMA... MUHTAÇ... OLANLARI... EZEREK... BÖBÜRLENENLER... EZDİKLERİ'NDEN... DAHA... DA... MUHTAÇ... DURUMA... DÜŞMEYE... MAHKUMDUR... vede... MAHKUM... OLMAYA... MECBURDURLAR...[CaCıK] -----------------

28 Aralık 2008 Pazar

blogda yeni dönem

evet arkadaşlar bundan sonra blogu samet arkadaşımla birlikte yayımlayacayız.samet arkadaşım bu işlerle gerçekten çok ilgili bi kişi.Onun içün onunla yazacağız.artık blogda sadece komik şeyleri değil gündelik yaşamdan ilginç bulduğumuz ayrıntıları,çevremizdeki olayları,bir lise öğrencisin gününü nasıl geçirdiğini, hayata bakışını ve okuldaki yaşamını aktarmaya çalışacağız.
OĞUZ TAN

26 Aralık 2008 Cuma

Komik Mi ? Acı Mı ?

Müşteri: Merhaba, ben Ayşe. Disketimi yuvasından çıkaramıyorum da...

Tek.Des: Çıkartma düğmesine bastınız, değil mi?

Müşteri : Elbette… Sıkıştı herhalde.

Tek.Des: Tamam hanımefendi, not alıyorum. Bir arkadaş gelir bakar.

Müşteri: Bir dakika! Disket henüz yuvasına koymamışım, masanın üzerinde duruyor.
Afedersiniz. ***

Tek.Des:Nasıl bir bilgisayarınız var Ömer bey?

Müşteri: Beyaz ***

Tek.Des: Ekranınızın solundaki 'Bilgisayarım' ikonunu tıklar mısınız?

Müşteri: Sizin solunuz mu, benim solum mu? ***

Tek.Des: Günaydın. Size nasıl yardımcı olabilirim?

Müşteri: Merhaba. Yazıcım çalışmıyor da...

Tek.Des: Anladım. 'Başlat' tuşuna basar mısınız?

Müşteri: Bak dostum! Ben Bill Gates değilim. Bana öyle teknik konuşma! ***

Müşteri: Merhaba. Ben Aysu. Bilgisayarımdan çıktı alamıyorum. Her deneyişimde 'yazıcı bulunamıyor' diye bir ikaz yazısı çıkıyor. Yazıcıyı kaldırdım ekranın önüne koydum, hâlâ 'yazıcı bulunamıyor' diyor. *******

Müşteri: Yazıcımdan renkli çıktı alamıyorum. Bir şeyi eksik mi yapıyorum acaba?

Tek.Des: Yazıcınız renkli mi?

Müşteri : Aaah! Afedersiniz ya... ***

Tek.Des: Simdi ekranınızın üzerinde ne var hanımefendi?

Müşteri: Eşimin doğum günümde hediye ettiği ayıcık. Niye? ***

Müşteri: Klavyem çalışmıyor.

Tek.Des: Bilgisayara bağlı mı acaba?

Müşteri: Bilgisayarın arkasına ulaşamıyorum.

Tek.Des: Klavyenizi elinize alin ve on adim geri gidin.

Müşteri: Tamam.

Tek.Des: Klavye sizinle geldi mi?

Müşteri:Evet.

Tek.Des: Bu, klavyeniz bilgisayara bağlı değil demek oluyor.

Müşteri: A-a! Masada bir klavye daha var... Hah! Bu çalışıyor. ***

Tek.Des: Şifrenizi söylüyorum: küçük c, büyük a, küçük n, 7Müşteri: 7 büyük mü, küçük mü?***

Müşteri: Nete giremiyorum. (dial-up dönemi)

Tek.Des: Parolanızı doğru girdiniz mi acaba?

Müşteri: Tabi. Arkadaşımın girdiği parolanın aynisi girdim.

Tek.Des: Arkadaşınızın girdiği parola neydi?

Müşteri: Beş yıldız. ***

Tek.Des: Hangi anti-virüs programını kullanıyorsunuz efendim?

Müşteri: Windows

Tek.Des: O anti-virüs programı değil efendim.

Müşteri: Afedersiniz; internet explorer`di. ***

Müşteri: Çok büyük bir problemim var. Arkadaş bilgisayarıma bir ekran koruyucu koydu. Ama
mouse`i oynatınca kayboluyor ya!***

Tek. Des: Buyurun efendim?

Müşteri: Eee! İlk defa mail gönderiyorum da...

Tek.Des: Tamaam! Ben size yardım edeyim.

Müşteri: Adresteki 'a'yı yazdım da, çevresine daireyi nasıl çizeceğim?

16 Ağustos 2008 Cumartesi

medyamız...

sabah televizyonu aç...seda sayan..öğlen aç..aydın kuşu..akşam aç..faik..peki sorarım..siz ne iş yaparsınız..şu koskoca medya ordusu..ha?..seda sayan,hülya avşar..kim kimi düküklemiş,kim kiminle..kimin donu düşmüş,kimin silikonu patlamış..sezen nerden godomanlara konser vermiş,gülşen yine kim boynuzlamış..süreyya aydın bodrumda ikon,eda taşpınar güneşte pancar olmuş..ibo antalyada mekan kapatmış,sosyete güzeli son bombayı patlatmış..bu olimpiyatta kaç sporcumuz var,hangi dalda yarışıyoruz,elenmişiz,kazanmışız,sonuncuyuz..korkma medya faresi kimsenin umurunda değil..bu satırları yazan türk gençliği ekranlardan amerikaya küfreder ama yüzmede phelpsi boynunu bükerek izler..hani nerde jimnastikcilerimzi..ha pardon olnar ahiret mektubu yazmakta..abdetsiz jimnastik yapılmaz..geçin bunları gücümzü yetmemilş miş..miş....hayır.gücümüz var..üniversite sıralarını bitiren bu ülkede milyonlarca insan var..bunlar ilk olimpiyat madalyasını alan sporcumzu bilmez ama akşam televolede kimin kimi düdüklediğini bilir..hadi açıın satırlarınzı yazın cesurca..kaldırın tüm medya haberlerini..doğuda başarıya aç,spora aç..koşmaya aç..zıplamaya aç çocukalrı yazın..yazın hadi..sezen aksu kadar değer verin genç ruhlara..süreyay yalçın kadar değer verin genç yüreklere..hadi silin bu satırları..para toplayın olimpiyat evleri,spor merkezleri içn kaç zengin para verir..kaçının umurunda..onlar serdar ortaça 200 ytl verir ama bir yüzme havu için çivi çakmaz..kaçının umurunda dün ringe çıkan furkan memiş..hadi sokakta sor 100 kişiye kim tanır bu 17 yaşında pırıl pırıl genci..ya ilk atletizmde madalya alan ruhi sarıalpi..sen sorsana furkanımı tanırlar yoksa serdar ortacımı?..sonra yaz babam yaz.bizim genç kızlarımzı ya türbanı takmayı bilir ya modayı takip etmeyi,biizm erkeklerimzi ya msnede yazmayı bilir,yada alanyada ruslara taciz etmeyi..sonra gücümzü yetmedi..var gücümüz..ama başka şeyler çalışıyor..ahada bunuda ben özetledim..buda tek gümüş madalyammıza kapak olsun..anlayan anlasın..

Ülkemizin olimpiyatlardaki durumu

Olimpiyat oyunları başladı.
Oturduk televizyonun karşısına seyrediyoruz
Ülkemizin yarışmalardaki durumu özetle şöyle:
Halter... Gücümüz yetmedi...
Yüzme... Ciğerimiz yetmedi...
Kürek... Nefesimiz yetmedi...
Bisiklet... Tabanımız yetmedi...
Binicilik... Nalımız yetmedi...
Judo... Zıplamamız yetmedi...
Atlama... Boyumuz yetmedi...
Atletizm... Devşirmemiz yetmedi...
Takım sporları... Ruhumuz yetmedi....
75 milyon nüfustan sporcu yetiştirmeyi başaramayanların gelmiş geçmiş tümünü anmak istedim... Bildiğim sözler yetmedi...

6 Ağustos 2008 Çarşamba

TARİHTEKİ GİZLİ GERÇEKLER

İnsanoğlu her ne kadar uzaya çıksa da bundan binlerce yıl öncesine ait bazı nesnelerin üzerindeki esrar perdesi hâlâ aralanamıyor. İngiliz bilim ve teknoloji dergisi Focus da son sayısında bugünün teknolojisiyle bile üretilmesi zor olan gizemli nesnelerden bazılarını tanıttı...

Geleceği gören harita
Coğrafya ve harita uzmanı ünlü Türk denizci Piri Reis'in 1513'te çizdiği Afrika, Amerika ve Güney Kutbu'nu gösteren harita, ortaya çıkarıldığı 1929 yılında ortalığı karıştırdı. Çünkü Güney Kutbu'nun keşfi, haritanın çizilmesinden çok sonra, yani 1818'de gerçekleşmişti. Dahası, Piri Reis'in haritası, kıtanın buz altında kalmış sahil kesimlerini de gösteriyordu. Ancak kıta üzerindeki buzlar, haritanın çizilmesinden tam 6 bin yıl önce erimişti

2000 yıllık pil
Alman arkeolog Wilhelm Konig tarafından 1938'de Irak'ın başkenti Bağdat'ın yakınlarında bulunan 2 bin yıllık pil, bilim adamlarını şaşkına düşürdü. Konig, 13 santimetre boyundaki toprak bir kabın içine monte edilmiş bir bakır silindir, onun etrafındaki demir çubuk ve testinin ağzını kapatan asfalttan oluşan bu nesneyi "dünyanın en eski pili" olarak tanımladı. Pilin 2 volt enerji ürettiği saptanırken, 1800'lü yularda modern pili icat eden Alessandro Volta adlı İtalyan kontunun da şöhretine gölge düştü

Antik çağ bilgisayarı
1900 yılında Girit açıklarındaki bir batıkta araştırma yapan bilim adamları ilginç bir cisme rastladı. Tahta bir muhafazanın içine yerleştirilmiş bir dizi bronz dişliden oluşan bu garip nesnenin kasası, yüzeye çıkarıldığı anda dağıldı ve cihazın içindeki karmaşık yapı ortaya çıktı. Yapılan çalışmaların ardından, bu aygıtın Ay, Güneş ve diğer gezegenlerin konumlarını hesaplamak ve istendiği anda bunların pozisyonlarına yönelik tahminlerde bulunmak için geliştirildiği anlaşıldı.

Kristal kuru kafa
Maya dönemine ait 1000 yıllık bu kristal kuru kafa, tek bir blok kristal üzerine oyma olarak yapılmış. Nasıl yapıldığı hala anlaşılamayan kuru kafanın altından tutulan ışık, doğrudan göz çukurundan yansıyor. Bu teknolojinin bugün bile mümkün olmadığı söyleniyor.

Generalin kemer tokası
M.S. 300'lü yıllarda ölen Çinli general Çou Çou'nun mezarında 1956 yılında bulunan kemerin tokası, yüzde 85 oranında alüminyumdan yapılmış. Ama doğada sadece bileşik olarak bulunan alimünyumun diğer maddelerden ayrıştırılarak tek bir madde olarak kullanılabilmesi ilk kez 19. yüzyılda mümkün olmuştu

1000 yılda yapılan kent
Pasifik Okyanusu'ndaki Mikronezya adası yakınlarına kurulu antik Nan Madol kentinin inşası, M.Ö 200'de başladı ve 1000 yıl sürdü. 250 milyon tonluk dev bazalt bloklar kullanılarak yapılan bu kent, 100 yapay adayı kanallarla birbirine bağlıyor. Bu kadar bazaltın bölgeye nasıl getirildiği ise hâlâ sır.

Uzaylılar için iniş pisti
Peru'nun Pampa sahilindeki 450 kilometrekarelik alan üzerine çizili motifler, M.O. 300 üe M.S. 600 arasındaki dönemi kapsayan hayvan ve bitki şekillerini resmediyor. Nazca medeniyeti tarafından yapıldığı düşünülen bu garip motiflerin, uzaylılar için bir iniş pisti vazifesi gördüğü öne sürülüyor

Concorde'un atası
M.Ö 200'de yapıldığı sanılan bu nesne, 1898 yılında Mısır'da bir lahitte bulundu. Ancak gerçek uçaklar icat edilene kadar ne olduğu konusunda kimse bir fikir beyan edememişti. 1972'de arkeolog Halil Mesiha bunun bir model uçak olduğunu, mükemmel bir aerodinamiğinin bulunduğunu ve kanatlarının Concorde'u andırdığını iddia etti.

Kayaya gömülü çekiç
Tahta sap ve demir tokmaktan oluşan bu çekiç, 1936'da Teksas'ta 400-500 milyon yıllık bir kayanın içine gömülü olarak bulundu. Modern bir aletin tarih öncesi bir kaya kütlesinin içine nasıl girdiği bir yana, çekiçte kullanılan demirin günümüz demirlerinden bile saf olması bilim adamlarını hayrete düşürdü.

Harçsız taş set
Peru'nun Cusco bölgesindeki bir İnka kalesinin etrafını 360 metre boyunca zikzak yaparak saran 9 metrelik setlerin yapımında, tanesi 300 tona varan kireçtaşı blokları kullanılmış. Ancak hiç harç kullanılmamasına rağmen bu kayalar, arasına bıçak bile sokulamayacak kadar mükemmel yerleştirilmiş.





ZİYARETÇİLER